Konfeksiyoncu
kızı Aysel, Neşet Ertaş̧, kışkırtıcı sloganlar, indirilen tabelalar, hutbeye
şiirsiz başlayamayan imamlar, Karadeniz ve Led Zeppelin, kurulan ve kapatılan
teşkilatlar, kapatılan teşkilatlar, kapatılan teşkilatlar...
Gezegenin
Tamahkâr Çocukları, aç karnına köy köy gezen gençleri, sanayideki dükkânın
çekme katında gizlice yapılan tabelaları, kavuşamadığın fakat artık pek de
özlemediğin o kızın hayatını anlatıyor.
Mustafa
Akar, arada herkes gibi umutsuzluğa kapılsalar da asla vazgeçmeyen, hiç göremeyecekleri
çiçeklerin adlarını ezberleyen tamahkâr çocukların fısıltılarına kulak veriyor:
gardenya, karaçalı, zambak, akşamsefası, yediveren, camgüzeli, kasımpatı,
müşkülüm, zülfüarus...
Daha
önce şiir ve deneme kitaplarıyla okurla buluşan Akar, ilk öykü kitabı
“Gezegenin Tamahkâr Çocukları”ndaki öyküleri ve şiirsel anlatımıyla bizi, 90’lı
yılların siyasi iklimiyle birlikte kentin çeşitli mekânlarına, olaylarına ve
insanlarına götürüyor.